Haber
26 Kasım 2025
Türkiye ve Birleşmiş Milletler 2026–2030 Sürdürülebilir Kalkınma İşbirliği Çerçevesi’ni imzaladı
Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Birleşmiş Milletler, ülkedeki kalkınma işbirliğine önümüzdeki beş yıl boyunca yön verecek olan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma İşbirliği Çerçevesi’ni (UNSDCF) 2026–2030, 26 Kasım 2025 tarihinde Ankara’da imzaladı.İmza töreni; kamu kurumları, kamu sektörü temsilcileri, diplomatik misyonlar, BM kuruluşları ve uluslararası örgütleri bir araya getirdi. Etkinliğin açılış konuşmasında BM Türkiye Mukim Koordinatörü Dr. Babatunde Ahonsi, UNSDCF 2026–2030’un Türkiye ile Birleşmiş Milletler arasındaki uzun yıllara dayanan ortaklıkta önemli bir dönüm noktası olduğunu vurguladı. Bir önceki İşbirliği Çerçevesi’nin (2021–2025), Türkiye’nin dünyanın en büyük mülteci nüfuslarından birine ev sahipliği yapmaya devam ettiği, COVID-19 pandemisinin geniş kapsamlı etkilerinin hissedildiği, 2023 Şubat depremlerinin yıkıcı sonuçlarının yaşandığı ve iklim değişikliğinin biyolojik çeşitlilik ve ekosistemler üzerindeki etkilerinin arttığı bir döneme denk geldiğini hatırlattı. Bu zorlukların her birinde BM’nin Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile yakın işbirliği içinde ulusal müdahale ve toparlanma çabalarını desteklediğini ifade etti.Dr. Ahonsi, yeni İşbirliği Çerçevesi’nin Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı ile tam uyumlu olduğunu ve kapsayıcı ve adil sosyal kalkınma, yeşil, dirençli ve kapsayıcı ekonomik kalkınma, iklim değişikliği, çevresel sürdürülebilirlik ve dayanıklılık, iyi yönetişim ve yargı hizmetlerinin kalitesi olmak üzere dört stratejik öncelik üzerine inşa edildiğini belirtti.Türkiye’nin afet yönetimi ve göç yönetişiminden dijital dönüşüm ve sürdürülebilir tarıma uzanan geniş bir alanda karmaşık kalkınma zorluklarını başarıyla ele alma konusundaki güçlü geçmişine dikkat çekerek, ülkenin bölgesel ve küresel düzeyde kalkınma uzmanlığı sunan önemli bir aktör hâline geldiğini vurguladı.Küresel finansman ortamının daraldığı ve ihtiyaçların arttığı bir dönemde, Dr. Ahonsi; hükümet, kalkınma bankaları, akademi, sivil toplum, yerel yönetimler ve özel sektör arasında yenilikçi ve stratejik ortaklıkların önemine işaret etti. Dr. Ahonsi’nin konuşmasının ardından, Strateji ve Bütçe Başkanlığı Genel Müdürü Selçuk Koç, ilgili tüm kamu kurumlarının katkılarıyla ve SBB koordinasyonunda hazırlanan yeni Çerçeve’nin, “Türkiye’nin 12. Kalkınma Planı’nda ortaya konan sürdürülebilir kalkınma vizyonuna önemli katkı sunacağını” ifade etti.Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Berris Ekinci ise imza töreninin “bir belgenin kabulünün ötesinde”, Türkiye’nin sürdürülebilir kalkınma ve çok taraflı işbirliğine olan güçlü bağlılığının bir yansıması olduğunu belirtti. Büyükelçi Ekinci, iklim değişikliği, eşitsizlikler, uzun süreli çatışmalar, demografik eğilimler ve teknolojik dönüşümlerin kapsayıcı, uyarlanabilir ve dayanışmaya dayalı yönetişim sistemleri gerektirdiğini vurgulayarak, Türkiye’nin küresel sorunların küresel çözümler gerektirdiğine dair uzun süredir benimsediği yaklaşımı yeniden teyit etti.Türkiye’nin çok taraflılığı güçlendirme yönündeki aktif rolünü vurgulayan Ekinci, Birleşmiş Milletler’in tüm devletlerin eşit şekilde temsil edildiği tek küresel hükümetler arası platform olmaya devam ettiğini belirtti.BM Genel Sekreteri’nin UN80 girişimini memnuniyetle karşıladığını ifade eden Ekinci, bu girişimin BM’nin temel işlevlerini modernize etme ve kuruluşun etkinliğini artırma konusunda önemli bir fırsat sunduğunu söyledi.Türkiye’nin bölgesel kalkınma, yeşil dönüşüm, yenilikçilik, dijitalleşme, gençlik politikaları ve sosyal kapsayıcılık alanlarında kaydettiği ilerlemelere dikkat çeken Ekinci, ülkenin dünyanın en büyük mülteci nüfuslarından birine ev sahipliği yapmayı sürdürdüğünü ve “kimsenin geride bırakılmaması” ilkesinin merkeze alındığını vurguladı. UNSDCF’nin dört stratejik önceliğinin Türkiye’nin kalkınma vizyonunu yansıttığını ve sürdürülebilirlik, dayanıklılık ve kapsayıcılık odaklı işbirliğini tüm alanlarda derinleştireceğini ifade etti. BM Türkiye Mukim Koordinatörü Ofisi Başkanı Tom Delrue, 2021–2025 döneminden yeni döneme geçişe ilişkin bir sunum yaptı. Delrue, UNSDCF 2026–2030’un, önceki dönemde edinilen dersler ve Türkiye’de elde edilen kalkınma çıktıları doğrultusunda tasarlandığını, yeni dönemin ise sosyal kalkınma, ekonomik gelişme, çevrenin korunması ve dayanıklılık ile iyi yönetişim eksenleri üzerine kurulduğunu belirtti.UNSDCF 2026–2030: Ortak eylem için paylaşılan bir yol haritasıHükümet kurumları, BM kuruluşları, diplomatik misyonlar, akademi, özel sektör ve sivil toplumla yürütülen kapsamlı istişareler sonucunda oluşturulan yeni İşbirliği Çerçevesi, 2030 Gündemi doğrultusunda ortak çalışmalar için güçlü bir yol haritası niteliği taşıyor.Çerçeve, Türkiye’nin ulusal önceliklerini gıda sistemleri, temiz enerji, dijital bağlantılılık, iklim dayanıklılığı, sosyal koruma ve eğitim gibi küresel dönüşümlerle uyumlu hale getiriyor.UNSDCF, Dışişleri Bakanlığı Uluslararası Ekonomik İşler Genel Müdürü Büyükelçi Aylin Sekizkök ve BM Türkiye Mukim Koordinatörü Dr. Babatunde Ahonsi tarafından resmen imzalandı. Tören, aile fotoğrafı ile sona erdi.UNSDCF, Birleşmiş Milletler’in ülkelerde kalkınma işbirliğinin planlanması ve uygulanması için kullandığı en üst düzey stratejik çerçeve olma özelliği taşıyor. Birleşmiş Milletler’in kurucu üyelerinden biri olarak Türkiye, bu yeni Çerçeve ile Birleşmiş Milletler ile uzun yıllara dayanan ortaklığını daha da derinleştiriyor. Birleşmiş Milletler de Türkiye'nin 2053 Vizyonu ve net-sıfır emisyon hedefi dâhil olmak üzere uzun vadeli kalkınma perspektifini destekliyor.