En son
Türkiye Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları
Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları yoksulluğun son erdirilmesi, çevrenin korunması, iklim krizine karşı önlem alınması, refahın adil paylaşımı ve barışı hedefliyor. BM'nin çalıştığı Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları şunlardan oluşuyor.
Haber
22 Nisan 2024
BM Dünya Meteoroloji Örgütü: 2023 yılında neredeyse tüm Avrupa'da sıcaklığa bağlı ölümler arttı
BM meteoroloji ajansı Pazartesi günü yaptığı açıklamada, iklim değişikliği şoklarının 2023 yılında Avrupa'da yaygın sel ve şiddetli sıcak hava dalgaları ile milyonlarca insanın rekor düzeyde zorluklarla karşı karşıya kalmasına neden olduğunu ve bunun ülkelerin öncelikli olarak uyum sağlaması gereken yeni bir normal olduğunu söyledi.BM Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) ve Copernicus İklim Değişikliği Servisi tarafından ortaklaşa yayınlanan yeni veriler, seçilen veri setine bağlı olarak 2023'ün Avrupa'da kaydedilen en sıcak veya ikinci en sıcak yıl olduğu yönündeki korkuları doğruladı.Pratik anlamda bu durum, Avrupa genelinde "aşırı sıcak stresi" yaşanan gün sayısının rekor düzeye ulaşmasına ve kıtada "güçlü sıcak stresi" yaşanan gün sayısında "artan bir eğilim" görülmesine yol açıyor.WMO, "2023, veri setine bağlı olarak kayıtlardaki en sıcak veya ikinci en sıcak yıl oldu" dedi. "Isıya bağlı ölümler son 20 yılda yaklaşık yüzde 30 arttı ve izlenen Avrupa bölgelerinin yüzde 94'ünde ısıya bağlı ölümlerin arttığı tahmin ediliyor" dedi.Somut olarak, 2023 Avrupa İklim Durumu raporu, aşırı hava ve iklim olaylarının neden olduğu "olumsuz sağlık etkilerinin" sayısında bir artış olduğunu gösteriyor.WMO, bulguların Avrupa'nın ötesinde artan daha geniş iklim değişikliği şoklarını yansıttığını, ancak kıtanın en hızlı ısınan kıta olması nedeniyle özellikle önemli olduğunu söyledi."İklim krizi neslimizin en büyük sorun" diyen WMO Genel Sekreteri Celeste Saulo, "İklim eyleminin maliyeti yüksek görünebilir ancak eylemsizliğin maliyeti çok daha yüksektir. Bu raporun da gösterdiği gibi, toplumun yararına çözümler sunmak için bilimden yararlanmamız gerekiyor" ifadesi kullandı.On yıl öncesini takip eden araştırmacılar, halkın ve bazı sağlık çalışanlarının da sıcak bitkinliğinin tehlikeleri konusunda "düşük risk algısına" sahip olduğunu tespit etti. Buna karşı, WMO'nun Bölgesel İklim Merkezi'nin İklim İzleme gibi erken uyarı sistemleri, yaklaşan aşırı hava olaylarına karşı farkındalığı artırmak ve hazırlıklı olmayı teşvik etmek için tasarlanmış bulunuyor.BM ajansına göre, Avrupa'da kara sıcaklıkları 2023 yılında, kayıtlara geçen en sıcak Eylül ayı da dahil olmak üzere, yılın 11 ayı boyunca ortalamanın üzerinde seyretti. WMO'nun hava durumu raporuna göre, yağışlar da ortalamanın yüzde yedi üzerindeydi ve Avrupa nehirleri Aralık ayında rekor seviyelerde aktı ve nehir ağının neredeyse dörtte birinde "olağanüstü yüksek" akış görüldü. Bu da 2023 yılı boyunca Avrupa nehir ağının üçte birinde "yüksek" taşkın eşiklerinin aşıldığı, yedide birinde ise "şiddetli" taşkın eşiklerinin aşıldığı anlamına geliyordu.'Aşırı ötesi' deniz sıcaklığı artışıAvrupa çevresindeki rekor deniz yüzeyi sıcaklıkları da karadaki derin endişe verici ısınma eğilimini yansıtmış ve Haziran ayında İrlanda'nın batısını ve Birleşik Krallık’ı çevreleyen Atlantik Okyanusunda endişe verici bir "deniz sıcak dalgası" yaşanmış bulunuyor. WMO, deniz yüzeyi sıcaklıklarının ortalamanın 5 santigrat derece üzerinde seyrettiği bu olayın "aşırı" ve bazı bölgelerde "aşırı ötesi" olarak sınıflandırıldığını belirtti.WMO, "Bir bütün olarak yıl boyunca, Avrupa'daki okyanus için ortalama deniz yüzeyi sıcaklığı kayıtlardaki en sıcak sıcaklıktı" dedi. "Akdeniz'in bazı bölgeleri ve kuzeydoğu Atlantik Okyanusu kayıtlara geçen en yüksek yıllık ortalama deniz yüzeyi sıcaklığını gördü" dedi.Sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği şoklarına karşı dayanıklılığa odaklanan BM ajansı raporu, Avrupa'da yenilenebilir teknoloji kullanılarak elektrik üretiminde rekor bir artış olduğunun altını çizdi.Bu durum, Ekim-Aralık ayları arasında normalin üzerinde gerçekleşen fırtına faaliyetleriyle bağlantılı olup, ortalamanın üzerinde rüzgâr enerjisi üretimine ulaşılmasını sağladı. Ayrıca, ortalamanın üzerinde yağış ve nehir akışı ile bağlantılı olarak, 2023 yılında Avrupa'nın büyük bölümünde ortalamanın üzerinde hidroelektrik enerji üretimi de önemliydi.Öte yandan, güneş panellerinden elektrik üretimi kuzeybatı ve orta Avrupa'da ortalamanın altında, güneybatı Avrupa, güney Avrupa ve İskandinavya'da ise ortalamanın üzerinde gerçekleşti.Daha az kar günüWMO'nun İklim Durumu güncellemesi, Avrupa'nın büyük bölümünde, özellikle orta Avrupa ve Alpler'de kış ve ilkbahar boyunca ortalamadan daha az karlı gün yaşandığına dair şüpheleri de doğruladı.Bu durum Alpler'de "istisnai" buzul buzu kaybına yol açmış, sıcak hava dalgalarının neden olduğu güçlü yaz erimesi ile daha da kötüleşmiş ve buzullar 2022 ve 2023 yıllarında kalan hacimlerinin yaklaşık %10'unu kaybetmiş bulunuyor.Arktik şok2023 yılı verileri kutuplarla ilgili endişeleri pek gidermedi ve Kuzey Kutbu sıcaklıkları kayıtlara geçen en sıcak altıncı sıcaklık oldu. Kuzey Kutbu karası için ise 2022'nin hemen ardından en sıcak beşinci yıl oldu. Kuzey Kutbu karası için kaydedilen en sıcak beş yılın tamamı 2016'dan bu yana gerçekleşmiş bulunuyor.Kuzey Kutbu deniz buzu 2023 yılının büyük bölümünde ortalamanın altında kaldı. Mart ayında yıllık en yüksek seviyesine ulaşan aylık kapsam, ortalamanın %4 altında kalarak kayıtlara geçen en düşük beşinci değer oldu. Eylül ayındaki yıllık minimum seviyesinde, aylık kapsam ortalamanın %18 altında kalarak en düşük altıncı sırada yer aldı.Alt Arktik ve Arktik bölgelerden kaynaklanan toplam orman yangını karbon emisyonları kayıtlara geçen en yüksek ikinci değer oldu. Yüksek enlemlerdeki orman yangınlarının çoğu Mayıs ve Eylül ayları arasında Kanada'da meydana geldi.
Haber
15 Mayıs 2024
BM Mukim Koordinatörü Hatay'da gençlerle buluştu
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Dr. Babatunde Ahonsi Hatay'daki Mustafa Kemal Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada “Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) sadece idealler değil, yeniden inşa için pratik araçlardır” dedi.200'den fazla öğrenci, sivil toplum kuruluşu (STK) temsilcisi ve akademisyenin, katıldığı "Geleceğe Yön Vermek " başlıklı etkinliğin panelinde BM Türkiye Mukim Koordinatörünün yanı sıra Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörü Profesör Veysel Eren ve Dünya Doktorları Derneği'nden tıp doktoru Buse Eren yer aldı. Ahonsi gençlere seslenirken 2030 yılına kadar yoksulluğu sona erdirmek, gezegeni korumak ve herkes için barış ve refah sağlamak için evrensel eylem çağrısı yapan SKA'ların daha iyi bir geleceğin planı olduğunun altını çizdi. SKA'lar ile deprem sonrası toparlanma arasında pratik bir bağlantı kuran Dr. Ahonsi, bu hedeflerin sadece idealler değil, toplumların yeniden inşası için pratik araçlar olduğuna dikkat çekti. Özellikle sürdürülebilir şehirler ve toplumlara odaklanan 11'inci Amacın altını çizerek, deprem sonrası toparlanmada dayanıklı altyapı ve kapsayıcı kentleşmenin önemini vurguladı.Ayrıca, yoksulluğun her türlüsüne son vermeyi amaçlayan birinci Sürdürülebilir Kalkınma Amacının önemini vurgulayan Mukim Koordinatör, sürdürülebilir toparlanma çabalarına yatırım yapmanın depremden en çok etkilenenlerin geride kalmamasını sağlamak için çok önemli olduğunu belirtti. Ahonsi, dünyanın yoksulluğu nasıl sona erdireceğini bildiğini; gerekli olanın kanıtlanmış çözümleri uygulamak için siyasi irade olduğunu söyledi. Öğrencilere motive edici bir mesaj veren Mukim Koordinatör, “Hayalleriniz, arzularınız, özlemleriniz dünyanın geleceği olacak” diyerek geleceği şekillendirmedeki rollerinin altını çizdi. Koordinatör ayrıca New York'ta BM Genel Sekreteri tarafından düzenlenecek olan Gelecek Zirvesi'ne ilişkin haberleri de paylaştı. Zirve, dünya liderlerini bir araya getirerek daha iyi bir bugünün sağlanması ve geleceğin korunması konusunda yeni bir uluslararası mutabakat oluşturmayı amaçlıyor.Nesilde bir kez ortaya çıkan bir fırsat olarak nitelendirilen Zirve, aşınan güveni onarmayı ve uluslararası işbirliğinin mevcut zorlukların yanı sıra gelecekte ortaya çıkabilecek zorluklarla da etkili bir şekilde mücadele edebileceğini göstermeyi amaçlıyor.Mustafa Kemal Üniversitesi'nin 26 bin öğrencisi bulunuyor ve şu anda bölümlerin çoğu eğitimlerine uzaktan devam ediyor.Etkinliğin açılış konuşmasını yapan MKÜ Rektörü Prof. Dr. Veysel Eren, 6 Şubat'ta meydana gelen yıkıcı depremlerin ardından Hatay'ı yeniden inşa etmek ve canlandırmak için herkese görev düştüğünü vurguladı. Depremlerin dayanıklılık ve zorluklarla başa çıkma konusunda çok değerli dersler verdiğini belirtti. Eren, zorluklara rağmen öğrencilerin yüz yüze eğitim için kendi kampüslerine dönmelerini kolaylaştırmak için gerekli tüm çabaların gösterildiği konusunda öğrencilere güvence verdi.Dünya Doktorları Derneği ve UNFPA’in ortak yürttüğü projede doktor olarak çalışan Dr. Buse Tepe mobil ekipleri ile hizmete ulaşamayan bölgelere ve dezavantajlı gruplara ulaşmaya çalıştıklarını anlattı. Hizmetin gidemediği lokasyonlara mobil ekipleri ile giderek muayene, tedavi ve bilgilendirme hizmetleri sağladıklarını belirtti. Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarının daha yaşanabilir bir dünya için önemli bir adım olduğunu ifade eden Tepe, kendisinin de bu 17 amaçtan üçüncüsü olan sağlık alanında çalıştığını kaydetti. Dünyanın ZorluklarıEtkinlik sırasında bir izleyici katılım platformu kullanıldı ve katılımcılara dünyanın karşı karşıya olduğu en büyük sorunların ne olduğu soruldu.Yanıtlar arasında ekonomi, savaşlar ve küresel ısınma öne çıktı. Etkinlik, doğal afetlerin ardından sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması ve toplumların yeniden inşasında gençlerin oynadığı kritik rolün güçlü bir hatırlatıcısı oldu.
1 of 5
Haber
09 Mayıs 2024
BM: Gazze'ye insani yardım giremiyor
İsrail'in Gazze'nin güneyindeki Refah'ın doğusunda ve çevresinde askeri manevraları ve bombardımanı devam ederken BM insani yardım görevlileri bölgeye insani yardım giremediğini bildirdiler. BM'nin Filistinli mültecilere yardım kuruluşu UNRWA'dan Scott Anderson sosyal medya platformu X'te yaptığı paylaşımda “Herhangi bir yardım almıyoruz, geçiş bölgesinde askeri operasyonlar devam ediyor ve bölge aktif bir savaş alanı” dedi. Anderson “Gün boyunca bu bölgede devam eden bombardımanlar duyuyoruz. Gazze Şeridi'ne hiçbir yakıt ya da yardım girmedi ve bu durum insani müdahale için felaket anlamına geliyor” diye ekledi.Geçen hafta sonu Hamas'ın üstlendiği ölümcül bir roket saldırısının ardından Kerem Şalom sınır kapısının kapatılmış ve 7 Mayıs’ta İsrail güçleri Refah sınır kapısını ele geçirm, ateşkes umutları sönmüştü. BM Genel Sekreteri de dahil olmak üzere İsrail'in Refah'ta geniş çaplı bir askeri operasyon başlatacağına dair endişeler dile getiriliyor. Tahliyeye zorlandılarGazze'de yakıt, gıda ve diğer temel ihtiyaç maddelerinin azaldığına dair endişelere ek olarak, BM insani yardım görevlileri Refah'ta on binlerce insanın İsrail'in saldırıları nedeniyle bir kez daha yerlerinden edildiğini bildirdi.UNRWA’nın X hesabında da “İnsanlar Gazze’de bir başka zorunlu göçle karşı karşıya. İsrail güçlerinin 6 Mayıs'ta askeri operasyonlarını yoğunlaştırmasından bu yana yaklaşık 80 bin kişi Refah’tan kaçarak başka yerlere sığındı. Bu aileler üzerindeki yük dayanılmaz boyutlarda. Hiçbir yer güvenli değil denilerek ateşkes çağrısını yinelendi.“Her gün yerimizden ediliyoruz. Her saat yerinden ediliyoruz,” diyen Refah sakini Salah Rajab Gazan, BM haber merkezine “Anlaşmaya varılacağını ve Gazze Şehrine [geri] döneceğimizi umuyorduk. Ancak beklediğimiz olmadı ve tam tersi oldu” diye konuştu. Gazze'nin 'geleceği yok'Gazze'nin kuzeyindeki Jabalia kampının eski bir sakini de çocuklarının hayatına mal olan yedi aylık savaşın ardından yaşadığı yorgunluğu ve kaybı “üzerinde uyuyacak bir yatak bulamıyorum. Eskiden bir evim vardı. Hayattan yoruldum çünkü Gazze'de hayat yok. Gazze'nin geleceği yok” diyerek dile getirdi. Guterres çok endişeliBM Genel Sekreteri António Guterres, savaşın sona ermesini ve Gazze'de kalan tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla 7 Mayıs’ta geç saatlerde İsrail Hükümetine “her türlü tırmanışı durdurması ve devam eden diplomatik görüşmelere yapıcı bir şekilde katılması” için doğrudan bir çağrıda bulundu.X'te bir mesaj yayınlayan BM Genel Sekreteri, Hamas liderlerini ve İsrail'i “siyasi cesaret göstermeye” ve ateşkes sağlamaya çağırırken, İsrail’in Refah'ta yeniden askeri faaliyete başlamasından “rahatsız ve üzgün” olduğunu bildirdi. Guterres mesajında “7 Ekim'deki Hamas terör saldırılarında 1,100‘den fazla İsraillinin öldürülmesinin ardından, Gazze'de 34 bin’den fazla Filistinlinin öldürülmesinin ardından, yeterince görmedik mi?” diye sordu.
1 of 5
Haber
06 Mayıs 2024
“KSK68, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelemizde yalnız olmadığımı hatırlattı"
Yüksek bilgisayar mühendisi Tümay Ulukaya, İstanbul’da faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşu Kırmızı Biber Derneği’nin Yönetim Kurulu üyesi. UN Women desteğiyle New York’ta 11 – 22 Mart tarihleri arasında düzenlenen Kadının Statüsü Komisyonu (KSK) 68’e ilk kez katılan Ulukaya, KSK sayesinde sivil toplum kuruluşları, kadın örgütleri ve aktivistler arasında kurdukları ağın ve birbirlerine verdikleri desteğin ve dayanışmanın kendisi ve derneği için önemini anlatıyor.“Kırmızı Biber Derneği olarak, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlandığı daha adil bir dünya yaratma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Derneğimiz, 2017 yılında Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyine (ECOSOC) danışma statüsü ile akreditasyon aldı ve Kadınların Statüsü Komisyonu (CSW) toplantılarına her yıl katılarak paralel etkinlikler düzenliyoruz. Bugüne kadar çevrim içi olarak katıldığım toplantılara bu yıl derneğimizi temsilen ilk kez New York’ta katıldım. KSK 68’e katılmak benim için çok heyecan ve cesaret verici bir deneyim oldu. Dünyanın dört bir yanından gelen kadınlarla, daha iyi bir dünya için dayanışma içinde çalışmak ve karşılaştığımız sorunların yalnızca bize özgü olmadığını, tüm dünyadaki kadınlarla ortak olduğumuzu görmek gerçekten olağanüstü bir deneyimdi. KSK68’de; Kadın Koalisyonu Türkiye ve Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği ile birlikte, “Bir Süreklilik Olarak Kriz: Afetlerin Toplumsal Cinsiyet Üzerindeki Etkileri, Sorunlar ve 6 Şubat Depremi ve Çözümleri'” başlıklı ortak bir paralel etkinlik düzenledik. Etkinliğimizde, 6 Şubat depremlerinden edindiğimiz deneyimler ışığında afetlerin kadınlar, çocuklar ve dezavantajlı gruplar üzerindeki etkilerini ele aldık ve bu etkilerin üstesinden gelmek için kapsayıcı ve etkili çözümler geliştirme yollarını tartıştık. Amerikalı kadın örgütlerinin ortak oluşumu olan US Women’s Caucus başkanı, İranlı kadınlar ve bölge ülkelerinden kadınlar etkinliğimize katıldı. Bu dayanışma ve birliktelik duygusu çok kıymetliydi. Dernek olarak her türlü ayrımcılık ve şiddetle mücadele için çalışıyoruz. İstanbul Sözleşmesi, CEDAW, Lanzarote Sözleşmesi dahil olmak üzere önemli uluslararası anlaşmaların uygulanmasını savunuyoruz. Sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte İstanbul Sözleşmesini, KSK’da da gündeme getirdik ve bu konuda bir eylem yaptık. Her ülkeden kadından destek almak çok heyecan vericiydi. KSK oturumlarında edindiğimiz bilgi ve deneyimleri dernek üyeleri ve paydaşlarla paylaşarak, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesi konularında farkındalığı artırmayı planlıyoruz. Orada kurduğunuz ulusal ve uluslararası ilişkileri, derneğimizin faaliyetlerini genişletmek, projelerimizi daha etkili bir şekilde planlayıp uygulamak için kullanacağız. Bu ilişkiler, ortak projeler geliştirmek, bilgi alışverişi yapmak ve finansal destek almak için çok kıymetli.Bu yıl KSK 68’e katılan 4800 sivil toplum temsilcisinden biri olduğum için çok mutluyum. Dünyanın dört bir yanından sivil toplum kuruluşlarıyla iletişim ağı kurduk ve dayanışma mesajları verdik. Tüm bu deneyim, toplumsal cinsiyet eşitliği için mücadelemizde yalnız olmadığımızı ve birlikte çok daha güçlü olduğumuzu bir aktivist olarak bana hatırlattı.”Tümay Ulukaya’nın KSK68’e katılımı, UN Women Türkiye tarafından Avrupa Birliği’nin finansal desteğiyle uygulanan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan” projesi kapsamında desteklendi.
1 of 5
Haber
01 Mayıs 2024
Guterres İsrail ve Hamas'a Gazze savaşına son vermeleri çağrısında bulundu
Gazze'deki durumun “her geçen gün daha da kötüleşmesi” üzerine BM Genel Sekreteri António Guterres 30 Nisan'da yaptığı açıklamada, yoğun müzakereler yürüten İsrail ve Hamas liderlerine bir ateşkes anlaşmasına varmaları çağrısında bulundu.New York'ta gazetecilere konuşan Guterres, “Gazze halkının iyiliği için, İsrail'deki rehineler ve ailelerinin iyiliği için, bölgenin ve tüm dünyanın iyiliği için, İsrail Hükümeti ve Hamas liderliğini şimdi bir anlaşmaya varmaya kuvvetle teşvik ediyorum” dedi.Guterres, bir anlaşmaya varılmaması halinde “savaşın hem Gazze'de hem de bölge genelinde tüm sonuçlarıyla birlikte katlanarak kötüleşeceği” endişesini dile getirdi.Refah tırmanışını önleyin
Mevcut çatışmaların fitilini ateşleyen Hamas liderliğindeki İsrail'e yönelik acımasız saldırıların üzerinden yaklaşık yedi ay geçti.Son haftalarda Gazze'nin güneyindeki Refah bölgesine hava saldırıları düzenlendi. 1.2 milyondan fazla insan gıda, tıbbi bakım ve diğer hizmetlere sınırlı erişimle yaşama tutunmaya çalışıyor ve gidecek güvenli bir yerleri yok.Guterres buraya yapılacak bir askeri saldırının “dayanılmaz bir tırmanış olacağını, binlerce sivilin daha ölmesine ve yüz binlercesinin kaçmak zorunda kalmasına neden olacağını” vurguladı. Guterres böyle bir saldırının, Gazze'deki Filistinliler üzerinde yıkıcı bir etki yaratacaği gibi, işgal altındaki Batı Şeria'da ve daha geniş bölgede ciddi yansımaları olacağını kaydetti.Guterres, “Güvenlik Konseyi'nin tüm üyeleri ve diğer pek çok hükümet böyle bir operasyona karşı olduklarını açıkça ifade etmişlerdir. İsrail üzerinde nüfuzu olan herkesi bunu önlemek için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çağırıyorum” dedi.'İnsan eliyle yaratılan kıtlık' önlensinGazze'nin kuzeyinde savunmasız insanların halihazırda açlık ve hastalıktan öldüğünü belirten Guterres uluslararası toplumu “tamamen önlenebilir insan kaynaklı bir kıtlığı önlemek için mümkün olan her şeyi yapmaya” çağırdı.BM Genel Sekreteri aşamalı olarak ilerleme kaydedilmiş olsa da, Aşdod Limanı ve Ürdün'den yardım getirilebilmesi için İsrail ile kuzey Gazze arasında iki geçiş noktasının açılması da dâhil olmak üzere acilen çok daha fazlasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.Güvenlik eksikliğinin Gazze'de yardım dağıtımının önündeki en büyük engellerden biri olduğunu ifade eden Guterres, insani yardım konvoyları, tesisleri ve personelinin yanı sıra ihtiyaç sahiplerinin de “hedef olmaması gerektiğini” vurguladı.“Yardımların hava ve deniz yoluyla ulaştırılmasını memnuniyetle karşılıyoruz, ancak kara yollarının yoğun bir şekilde kullanılmasının alternatifi yok,” dedi ve İsrail'i BM'nin Filistin yardım kuruluşu UNRWA da dâhil olmak üzere Gazze'ye güvenli, hızlı ve engelsiz insani yardım erişimine izin vermeye ve bunu kolaylaştırmaya çağırdı.Sağlık sistemi 'çöktü'Guterres ayrıca savaşın, hastanelerin ve sağlık merkezlerinin üçte ikisinin hizmet dışı kaldığı ve kalanların çoğunun da ciddi şekilde hasar gördüğü yerleşim bölgesindeki sağlık sistemini nasıl “çökerttiğine” de değindi.“Bazı hastaneler artık mezarlıklara benziyor” diyen Guterres, El Şifa ve Nasır hastaneleri de dahil olmak üzere çeşitli yerlerde toplu mezarların bulunduğuna dair haberler üzerine derin bir endişe duyduğunu dile getirdi.Toplu mezarlar ve hesap verebilirlikGenel Sekreter, sadece Nasır Hastanesi'nde 390'dan fazla cesedin çıkarıldığının bildirildiğini ve “bu toplu mezarların birçoğunun etrafında, gömülenlerin bazılarının yasadışı bir şekilde öldürüldüğüne dair ciddi iddialar da dahil olmak üzere, birbiriyle çelişen anlatılar var” olduğunu söyledi.Guterres, yüzlerce Filistinlinin hangi koşullar altında hayatlarını kaybettiklerini, gömüldüklerini ya da yeniden gömüldüklerini kesin olarak tespit edebilmek için bağımsız uluslararası adli tıp araştırmacılarının bu alanlara derhal erişimine izin verilmesinin zorunlu olduğunu söyledi.“Ölenlerin ve kayıpların ailelerinin neler olduğunu bilmeye, dünyanın da yaşanmış olabilecek uluslararası hukuk ihlalleri konusunda hesap sormaya hakkı var” dedi.UNRWAGenel Sekreter sözlerini UNRWA'ya ve onun Gazze, Batı Şeria, Ürdün, Suriye ve Lübnan'daki milyonlarca Filistinliyi destekleyen “yeri doldurulamaz ve vazgeçilmez çalışmalarına” dikkat çekerek tamamladı.“UNRWA'nın bölgedeki varlığı bir umut ve istikrar kaynağıdır. Eğitim, sağlık ve diğer hizmetleri çaresiz topluluklara normallik, güvenlik ve istikrar duygusu sağlamaktadır” dedi.Ajans kısa bir süre önce Gazze'deki insani krizin aşılması ve şiddetin arttığı Batı Şeria'daki ihtiyaçların karşılanması için 1.2 milyar dolar yardım çağrısında bulunmuştu.UNRWA büyük ölçüde bağışçılarından gelen katkıyla çalışıyor ve İsrail'in 7 Ekim saldırılarına 12 personelin karıştığı iddialarının ardından 16 ülke bu yılın başlarında katkılarını durdurmuştu. BM, ajansın insani tarafsızlık ilkesini sağlama çabalarını gözden geçirmek üzere bağımsız bir organ atadı.Fransa'nın eski Dışişleri Bakanı Catherine Colonna başkanlığındaki heyet kısa süre önce yayınladığı raporda “[UNRWA'da] yürürlükte olan kurallar dizisi, mekanizmalar ve prosedürlerin BM sistemi içinde en ayrıntılı olanları olduğu” tespitinde bulundu.Raporda yer alan tavsiyelerin hayata geçirilmesi için bir eylem planı hazırlandığını belirten Guterres, bağışçılara, ev sahibi ülkelere ve personele işbirliği çağrısında bulundu.Desteği artırınBu arada, UNRWA'ya katkılarını askıya alan ülkelerin çoğu katkılarına yeniden başladı ve Genel Sekreter “diğerlerinin de katılacağı konusunda iyimseriz” dedi. Ayrıca, bazı BM Üye Devletleri ajansa ilk kez bağışta bulunurken, özel bağışçılar da destek sağlıyor.Ancak fon açığı devam ettiği için Genel Sekreter, Üye Devletleri ve donörleri ajansın çalışmalarının devam etmesini sağlamak için cömertçe bağışta bulunmaya çağırdı.Guterres, İsrailliler, Filistinliler ve daha geniş bölge için barış ve güvenliğe giden tek sürdürülebilir yol olan iki devletli çözüme yönelik umudumuzu ve katkılarımızı yeniden teyit etmenin tam zamanıdır" diyerek sözlerine son verdi.
Mevcut çatışmaların fitilini ateşleyen Hamas liderliğindeki İsrail'e yönelik acımasız saldırıların üzerinden yaklaşık yedi ay geçti.Son haftalarda Gazze'nin güneyindeki Refah bölgesine hava saldırıları düzenlendi. 1.2 milyondan fazla insan gıda, tıbbi bakım ve diğer hizmetlere sınırlı erişimle yaşama tutunmaya çalışıyor ve gidecek güvenli bir yerleri yok.Guterres buraya yapılacak bir askeri saldırının “dayanılmaz bir tırmanış olacağını, binlerce sivilin daha ölmesine ve yüz binlercesinin kaçmak zorunda kalmasına neden olacağını” vurguladı. Guterres böyle bir saldırının, Gazze'deki Filistinliler üzerinde yıkıcı bir etki yaratacaği gibi, işgal altındaki Batı Şeria'da ve daha geniş bölgede ciddi yansımaları olacağını kaydetti.Guterres, “Güvenlik Konseyi'nin tüm üyeleri ve diğer pek çok hükümet böyle bir operasyona karşı olduklarını açıkça ifade etmişlerdir. İsrail üzerinde nüfuzu olan herkesi bunu önlemek için ellerinden gelen her şeyi yapmaya çağırıyorum” dedi.'İnsan eliyle yaratılan kıtlık' önlensinGazze'nin kuzeyinde savunmasız insanların halihazırda açlık ve hastalıktan öldüğünü belirten Guterres uluslararası toplumu “tamamen önlenebilir insan kaynaklı bir kıtlığı önlemek için mümkün olan her şeyi yapmaya” çağırdı.BM Genel Sekreteri aşamalı olarak ilerleme kaydedilmiş olsa da, Aşdod Limanı ve Ürdün'den yardım getirilebilmesi için İsrail ile kuzey Gazze arasında iki geçiş noktasının açılması da dâhil olmak üzere acilen çok daha fazlasına ihtiyaç duyulduğunu belirtti.Güvenlik eksikliğinin Gazze'de yardım dağıtımının önündeki en büyük engellerden biri olduğunu ifade eden Guterres, insani yardım konvoyları, tesisleri ve personelinin yanı sıra ihtiyaç sahiplerinin de “hedef olmaması gerektiğini” vurguladı.“Yardımların hava ve deniz yoluyla ulaştırılmasını memnuniyetle karşılıyoruz, ancak kara yollarının yoğun bir şekilde kullanılmasının alternatifi yok,” dedi ve İsrail'i BM'nin Filistin yardım kuruluşu UNRWA da dâhil olmak üzere Gazze'ye güvenli, hızlı ve engelsiz insani yardım erişimine izin vermeye ve bunu kolaylaştırmaya çağırdı.Sağlık sistemi 'çöktü'Guterres ayrıca savaşın, hastanelerin ve sağlık merkezlerinin üçte ikisinin hizmet dışı kaldığı ve kalanların çoğunun da ciddi şekilde hasar gördüğü yerleşim bölgesindeki sağlık sistemini nasıl “çökerttiğine” de değindi.“Bazı hastaneler artık mezarlıklara benziyor” diyen Guterres, El Şifa ve Nasır hastaneleri de dahil olmak üzere çeşitli yerlerde toplu mezarların bulunduğuna dair haberler üzerine derin bir endişe duyduğunu dile getirdi.Toplu mezarlar ve hesap verebilirlikGenel Sekreter, sadece Nasır Hastanesi'nde 390'dan fazla cesedin çıkarıldığının bildirildiğini ve “bu toplu mezarların birçoğunun etrafında, gömülenlerin bazılarının yasadışı bir şekilde öldürüldüğüne dair ciddi iddialar da dahil olmak üzere, birbiriyle çelişen anlatılar var” olduğunu söyledi.Guterres, yüzlerce Filistinlinin hangi koşullar altında hayatlarını kaybettiklerini, gömüldüklerini ya da yeniden gömüldüklerini kesin olarak tespit edebilmek için bağımsız uluslararası adli tıp araştırmacılarının bu alanlara derhal erişimine izin verilmesinin zorunlu olduğunu söyledi.“Ölenlerin ve kayıpların ailelerinin neler olduğunu bilmeye, dünyanın da yaşanmış olabilecek uluslararası hukuk ihlalleri konusunda hesap sormaya hakkı var” dedi.UNRWAGenel Sekreter sözlerini UNRWA'ya ve onun Gazze, Batı Şeria, Ürdün, Suriye ve Lübnan'daki milyonlarca Filistinliyi destekleyen “yeri doldurulamaz ve vazgeçilmez çalışmalarına” dikkat çekerek tamamladı.“UNRWA'nın bölgedeki varlığı bir umut ve istikrar kaynağıdır. Eğitim, sağlık ve diğer hizmetleri çaresiz topluluklara normallik, güvenlik ve istikrar duygusu sağlamaktadır” dedi.Ajans kısa bir süre önce Gazze'deki insani krizin aşılması ve şiddetin arttığı Batı Şeria'daki ihtiyaçların karşılanması için 1.2 milyar dolar yardım çağrısında bulunmuştu.UNRWA büyük ölçüde bağışçılarından gelen katkıyla çalışıyor ve İsrail'in 7 Ekim saldırılarına 12 personelin karıştığı iddialarının ardından 16 ülke bu yılın başlarında katkılarını durdurmuştu. BM, ajansın insani tarafsızlık ilkesini sağlama çabalarını gözden geçirmek üzere bağımsız bir organ atadı.Fransa'nın eski Dışişleri Bakanı Catherine Colonna başkanlığındaki heyet kısa süre önce yayınladığı raporda “[UNRWA'da] yürürlükte olan kurallar dizisi, mekanizmalar ve prosedürlerin BM sistemi içinde en ayrıntılı olanları olduğu” tespitinde bulundu.Raporda yer alan tavsiyelerin hayata geçirilmesi için bir eylem planı hazırlandığını belirten Guterres, bağışçılara, ev sahibi ülkelere ve personele işbirliği çağrısında bulundu.Desteği artırınBu arada, UNRWA'ya katkılarını askıya alan ülkelerin çoğu katkılarına yeniden başladı ve Genel Sekreter “diğerlerinin de katılacağı konusunda iyimseriz” dedi. Ayrıca, bazı BM Üye Devletleri ajansa ilk kez bağışta bulunurken, özel bağışçılar da destek sağlıyor.Ancak fon açığı devam ettiği için Genel Sekreter, Üye Devletleri ve donörleri ajansın çalışmalarının devam etmesini sağlamak için cömertçe bağışta bulunmaya çağırdı.Guterres, İsrailliler, Filistinliler ve daha geniş bölge için barış ve güvenliğe giden tek sürdürülebilir yol olan iki devletli çözüme yönelik umudumuzu ve katkılarımızı yeniden teyit etmenin tam zamanıdır" diyerek sözlerine son verdi.
1 of 5
Haber
26 Nisan 2024
Seda Karakuş: “Kadınlarla dayanışarak birbirimizi iyileştirdiğimize ve güçlendirdiğimize inanıyorum”
Gaziantep’te yaşayan erken çocukluk eğitimi uzmanı Seda Karakuş, depremlerin ardından sahaya indi ve insani yardım faaliyetlerine katıldı. İnsanlara yardım etmenin motivasyonuyla sivil toplumda bir kariyer hedefleyen Karakuş, UN Women’ın sivil toplum ortaklarından INGEV’den mentörlük eğitimi aldı ve ardından bir sivil toplum kuruluşunda çalışmaya başladı.“Ben Seda Karakuş. 27 yaşındayım ve OXFAM-KEDV’de erken çocukluk eğitim uzmanıyım. Gaziantep Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliğinden 2019 yılında mezun oldum. Eğitim ve profesyonel çalışma hayatım boyunca hassas gruplar için köy okullarına kütüphane kurmaktan, özel gereksinimli ve dezavantajlı çocuklara eğitim desteğine kadar birçok alanda deneyim kazanma fırsatım oldu. Akıcı bir şekilde İngilizce konuşabiliyorum. İngilizce’yi profesyonel bir destek almadan kendi motivasyonumla öğrendim. Bunun, kendime yaptığım önemli bir yatırım olduğunu düşünüyorum.6 Şubat depreminde Gaziantep’teydim. Depremden sonra sahaya indim ve insanlara yardım etmeye başladım. Sahada çalışmak ve insanlara destek olmak, kolektif çalışmalara ortak olmak, kariyerime insani yardım alanında, bir sivil toplum kuruluşunda devam etmek konusunda beni daha da motive etti. Deprem anında kendime şunu söylediğimi çok net hatırlıyorum. ‘Eğer bir şey bozuluyorsa, bu yeniden başlamamız için bir fırsattır.’ İnsanın kendisini yaşam boyunca geliştirmesi gerektiğine inanıyorum. Becerilerimi nasıl geliştireceğimi araştırırken INGEV’in mentörlük desteğiyle tanıştım. INGEV eğitimlerinni kişisel gelişimim açısından faydalı olabileceğini düşündüm.Bu eğitimde fark ettiğim en önemli şey becerilerimi ön plana çıkarmak konusunda zorluk yaşadığım oldu. Mentörlük desteği ve yol haritasıyla ne istediğimi, en önemlisi ne istemediğimi net bir şekilde görmüş oldum ve neleri yapabileceğimi farkettim. Eğitim, potansiyelimi ortaya çıkarmam konusunda bir rehber oldu. Ben 19 Ağustos’ta, Dünya İnsani Yardım Gününde doğdum. İnsanlara yardım etmenin, özellikle kadınların güçlenmesine katkı sağlamanın benim misyonum olduğunu düşünüyorum. Sivil toplumda kariyer yapmak bu idealimle tam anlamıyla örtüşüyor.Deprem bölgesinde kadınların ekonomik olarak güçlenmesine destek olan bir kurumda çalışarak idealimi gerçekleştirmiş oldum. Bir sivil toplum kuruluşunda başka kadınlara destek olmak bana güç veriyor. Çünkü kadınlarla birlikte daha güçlü olduğumuza, dayanışarak birbirimizi iyileştirdiğimize ve güçlendirdiğimize inanıyorum.”Seda Karakuş, İnsani Gelişme Vakfı (İNGEV) tarafından yürütülen “Eleleyiz” projesi kapsamında verilen eğitimde yer aldı. 18-29 yaş arasında olan NEET kadınların ihtiyaçlarına odaklanan proje, mesleki eğitimlerle NEET kadınların mesleki becerilerini artırmayı hedefliyor. İNGEV, Kasım 2022'de Gaziantep, Şanlıurfa ve Mardin'de başladığı Eleleyiz projesini, Avrupa Birliği'nin mali desteğiyle UN Women Türkiye tarafından uygulanan "Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan" kapsamında yürütüyor.
1 of 5
Basın Duyurusu
16 Mayıs 2024
UN Women İcra Direktörü Sima Bahous Türkiye’de
Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı ve UN Women İcra Direktörü Sima Bahous, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesine yönelik yürütülen çalışmalarla ilgili görüşmeler yapmak amacıyla Türkiye’yi ziyaret ediyor. UN Women İcra Direktörü Sima Bahous, Türkiye ziyareti sırasında kamu, özel sektör, kadınların liderlik ettiği sivil toplum kuruluşları ve Birleşmiş Milletler yetkilileriyle temaslarda bulunacak.Bahous, ayrıca, UN Women Türkiye’nin paydaşlarıyla toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesine yönelik çalışmaları görüşmek üzere stratejik toplantılar gerçekleştirecek.Bahous, Türkiye ziyareti kapsamında, 6 Şubat 2023 depremlerinden etkilenen illeri de ziyaret edecek. UN Women’ın insani yardım ve toparlanma süreçlerinde birlikte çalıştığı ortaklarıyla ve depremden etkilenen kadınlarla bir araya gelecek olan İcra Direktörü, afet sonrası insani yardım ve toparlanma süreçlerinin toplumsal cinsiyete duyarlı hale getirilmesi ve bu süreçlerde kadınların liderliğinin önemine vurgu yapacak. Bu kapsamda işbirliklerinin uzun soluklu olması gerekliliğinin altını çizecek.
1 of 5
Basın Duyurusu
14 Mart 2024
UNDP'nin yeni raporuna göre Türkiye, insani gelişmede 193 ülke arasında 45'inci sırada
Ankara, 13 Mart 2024 - Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı'nın (UNDP) bugün açıkladığı 2023-2024 İnsani Gelişme Raporu’nda (İGR) yer alan İnsani Gelişme Endeksi'nde (İGE) Türkiye, 193 ülke arasında 45'inci sırada yer alıyor. Türkiye, 2022 verilerine göre üst üste dördüncü kez “çok yüksek insani gelişme” kategorisinde (dört kategoriden en yükseği) yer aldı. Sıralama en yüksek refah düzeyindeki ülkeler için iyi haberler sunarken, insani gelişme sonuçlarında endişe verici bir farklılık olduğunu da gösteriyor. Daha yoksul ülkeler pandemi nedeniyle kaybettikleri zemini geri kazanamıyor.İGE, pandemi nedeniyle meydana gelen iki yıllık gerilemenin ardından küresel ölçekte rekor seviyelere çıktı. Ancak, ortalamada elde edilen bu başarı, derinleşen eşitsizlikleri gizliyor. Dünyadaki en yoksul ülkelerin yarısının İGE performansı, pandemi öncesi seviyelerinin altında kaldı.UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Dünyadaki zengin ülkelerin çoğu gibi, Türkiye de kendisini pandeminin etkilerinden güçlü bir şekilde kurtarmayı başardı. Ancak bu cesaret verici ilerleme, dünya çapında milyonlarca insanı geride kalma riskiyle tehdit eden, yeniden derinleşen eşitsizliklerin gölgesinde kalıyor.” şeklinde konuştu.UNDP'nin İGE'si, insan refahının, gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) gibi finansal odaklı göstergelerin sağladığından daha kapsamlı bir ölçüsünü sağlamak üzere 34 yıl önce oluşturulmuştu. Endeks, üç temel ölçümü birleştiriyor: uzun ve sağlıklı bir yaşam, bilgiye erişim ve insana yakışır bir yaşam standardı. Türkiye bu endekste otuz yılda dikkate değer bir gelişme gösterdi: Ülkenin İGE değeri 1990'da 0,598 iken, 2022'de yüzde 43 artışla 0,855'e yükseldi.Türkiye İGE’nin üç boyutunun tümünde ilerleme kaydetti: 1990 ve 2022 yılları arasında doğuşta beklenen yaşam süresi 10,8 yıl, ortalama öğrenim süresi 4,4 yıl, beklenen öğrenim süresi ise 10,8 yıl arttı. Aynı dönemde, ülkede kişi başına düşen gayri safi milli gelir ise yüzde 154,3 yükseldi. Ancak İGE eşitsizliklere uyarlandığında, Türkiye’nin sırası düşüyor. Ülkede genel olarak erkekler, kadınlara göre daha yüksek insani gelişme seviyelerine sahip. Dolayısıyla toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri hesaba katıldığında, Türkiye’nin sırası 166 ülke arasında 66’ya geriliyor.Ulusal istatistiklere ve 2022'de bildirilen verilere dayanan yeni sıralama, Şubat 2023 depremlerinin etkisini yansıtmıyor. Felaketin yol açtığı büyük can kaybına ve hasarın büyük boyutuna rağmen (UNDP'nin desteğiyle hazırlanan bir hükümet değerlendirmesine göre, toplam hasar ve kayıplar 103,6 milyar ABD doları veya 2023’teki tahmini GSYİH'nın yüzde 9'u olarak tahmin ediliyor), depremlerin ülkenin İGE sıralamasını etkilemesi beklenmiyor.İGE sıralamaları, UNDP tarafından her yıl yayımlanan İnsani Gelişme Raporu'nun (İGR) temel bir parçası. “Tıkanıklığı Aşmak: Kutuplaşmış Bir Dünyada İş Birliğini Yeniden Şekillendirmek” başlıklı 2023/24 baskısı, eşitsiz kalkınma ilerlemesinin en yoksulları geride bıraktığı, eşitsizliği artırdığı ve küresel ölçekte kutuplaşmayı körüklediği uyarısında bulunuyor. Rapor, uluslararası kolektif eylemin, yükselen bir "demokrasi paradoksu" nedeniyle engellendiğini ortaya koyuyor: Dünya çapında on kişiden dokuzu demokrasiyi desteklerken, küresel ankete katılanların yarısından fazlası, demokratik sürecin temel kurallarını atlayarak demokrasiyi zayıflatabilecek liderlere destek verdiğini ifade ediyor. Dünya çapında ankete katılanların yarısı, hayatları üzerinde hiç kontrol sahibi olmadıklarını veya sınırlı kontrole sahip olduklarını belirtiyor ve üçte ikiden fazlası hükümetlerinin kararları üzerinde çok az etkiye sahip olduklarına inanıyor. Rapor, artan siyasi kutuplaşmayla birleşen bu tür güçsüzlük hislerinin, bazı ülkelerin tam da yenilenen işbirliğinin hayati önem taşıdığı bir dönemde içe kapanmasına neden olduğu sonucuna varıyor."Küreselleşmeden sıyrılmanın" sorumsuz bir yanılsama olduğunu vurgulayan rapor, iklim değişikliği gibi sınır ötesi sorunlara çözüm sağlamak amacıyla "yeni nesil küresel kamu malları" yaratmak için kolektif eylem öneriyor."Artan kutuplaşma ve bölünmenin damgasını vurduğu bir dünyada, birbirimize yatırım yapmayı ihmal etmek, refah ve güvenliğimiz için ciddi bir tehdit oluşturuyor" diyen UNDP Başkanı Achim Steiner, “Korumacı yaklaşımlar, pandemi, iklim değişikliği ve dijital regülasyonlar da dahil olmak üzere karşılaştığımız karmaşık, birbiriyle bağlantılı güçlükleri çözemez. Sorunlarımız iç içe geçmiş durumda ve eşit ölçüde birbirine bağlı çözümler gerektiriyor.” şeklinde konuştu.2023/24 İnsani Gelişme Raporu ve UNDP'nin yeni belirsizlik bileşkesinde yön bulmaya dair analizi hakkında daha fazla bilgi edinmek için: https://www.undp.org/tr/turkiye/publications/human-development-report-2023
1 of 5
Basın Duyurusu
05 Mart 2024
BM Türkiye kuruluşları Dünya Kadınlar Gününü “İlerleme için Kadınlara Yatırım” başlıklı etkinlikle kutluyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye kuruluşları Dünya Kadınlar Gününü “İlerleme için Kadınlara Yatırım” başlığıyla düzenledikleri ortak etkinlikle Ankara’da kutlayacak. Etkinlik, 6 Mart 2024 tarihinde saat 9.15’te J.W Marriott Ankara Oteli’nde gerçekleşecektir.Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Sayın Mahinur Özdemir Göktaş’ın ana konuşmacı olarak katılacağı etkinliğin programı aşağıda yer almaktadır. Etkinlikte bu yılki Dünya Kadınlar Günü teması olan "İlerleme için Kadınlara Yatırım" ile, kadınların dünya çapında sosyal, ekonomik ve kültürel değişimi yönlendirmedeki hayati rolüne vurgu yapılacak.Basın mensuplarına saygılarımızla duyurulur. ***Etkinliğe katılımızınız lütfen unic-ankara@un.org adresine bildiriniz.ProgramDünya Kadınlar Günü: İlerleme için Kadınlara Yatırım6 Mart 2024JW Marriott Oteli, Ankara 09:15 – 09:30 Kayıt09:45 – 10:00 Açılış KonuşmasıSayın Paolo Marchi, BM Türkiye Mukim Koordinatör VekiliBM Türkiye Ülke Ekibi Video Mesajı 10:00 – 10:15 Ana KonuşmaSayın Mahinur Özdemir Göktaş, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı10:15 – 10:30 Aile Fotoğrafı ve takiben Kahve Arası10:30 – 10:45 Tematik KonuşmaKadının Statüsü Komisyonu (KSK) 68’inci oturumu öncelikli teması üzerine konuşma:“Toplumsal cinsiyet eşitliği hedefine ulaşmanın hızlandırılması ve tüm kadınların ve kız çocuklarının güçlenmesi için, yoksulluğun, kurumların ve finansmanın toplumsal cinsiyet bakış açısı ile ele alınarak güçlendirilmesi” Sayın Şehnaz Kıymaz Bahçeci, Toplumsal Cinsiyet Eşitliği, Hükümetlerarası Süreçler ve Savunuculuk Uzmanı 10:45 – 12:45 Panel Oturumu: “Eşitliğe Yatırım Yapmak Neden Önemli?”Farklı geçmişe sahip panelistler, kadınların güçlenmesine yatırım yapmanın bir toplumda eşitlik, iyileşme ve kalkınmaya katkı sağlayarak nasıl fark yarattığına dair deneyim ve hikayelerini paylaşacaklar.Moderatör: Sayın Zeliha Ünaldı, BM Kadın Birimi Ülke Direktör YardımcısıPanelistler:Sayın Prof. Dr. Ayşe Akın, Başkent Üniversitesi Kadın-Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Araştırma ve Uygulama Merkezi MüdürüSayın Canan Güllü, Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF) Başkanı Sayın Eda Yabancı, Gençlik İklim Elçisi ve Eşitlik için Gençlik Grubu Eş KoordinatörüSayın Doç. Dr. Emel Memiş, Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat BölümüSayın Gürsel Appa, Turuncu Eller Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Sayın Dr. Zakira Hekmat, Afgan Mülteciler Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Kurucusu ve Başkanı12:45 – 13:15 Soru Cevap 13:15 – 14:00 Öğle Yemeği
1 of 5
Basın Duyurusu
22 Şubat 2024
Birleşmiş Milletler Gazetecilik Bursu başvuruları başladı
New York, NY. Dag Hammarskjöld Gazeteciler Fonu, 2024 yılı burs programı için profesyonel gazetecilerin başvurularını kabul etmeye başladı. Burs programına son başvuru tarihi 5 Nisan 2024.Burs programı, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nun 79. oturumunun açılışında 10 hafta boyunca uluslararası meseleler hakkında haber yapmak üzere New York'a gelmek isteyen 25-35 yaş arası radyo, televizyon, yazılı basın ve internet gazetecilerine açık. Burs program ile New York'a seyahat ve konaklama imkanının yanı sıra harcırah da sağlanıyor. Burs programına Afrika, Asya, Latin Amerika ve Karayipler ile Okyanusya'daki çoğunlukla gelişmekte olan ülkelerde yaşayan ve hali hazırda medya kuruluşlarında çalışan gazeteciler başvurabiliyor. Başvuru sahiplerinin uluslararası meselelere ve BM'nin daha iyi anlaşılmasını okuyucu ve izleyicilerine aktarmaya ilgi ve bağlılık göstermeleri gerekiyor. Program gazetecilere temel beceri eğitimi vermeyi amaçlamıyor; tüm bursiyerlerin medya profesyoneli olması gerekiyor. Gazeteciler her yıl tüm başvuruların incelenmesinin ardından seçiliyor ve uluslararası diplomatik müzakereleri gözlemlemek ve küresel meselelere daha geniş bir bakış açısı ve anlayış kazanmak için eşsiz bir fırsat yakalıyor. Geçmişte burs programına kabul edilen gazetecilerin mesleklerinde ve ülkelerinde önemli bir yere sahip olduğu biliniyor. Bursiyerlik uygunluk kriterleri ve gerekli belgelerin yanı sıra burs programına başvuru Fon'un www.unjournalismfellowship.org adresindeki web sitesinden yapılıyor. Program, uygunluk ve başvuru süreciyle ilgili sorular fellowship2024@unjournalismfellowship.org adresine e-posta yoluyla iletilebiliyor.Merkezi BM'de olmasına rağmen, fon BM’den mali destek almıyor. Fon, 60 yılı aşkın bir süre önce BM gazetecileri tarafından Genel Sekreter Dag Hammarskjöld'ün mirasının yaşayan bir anısı olarak bağımsız bir kuruluş olarak kuruldu. Fon, BM gazetecileri tarafından işletilmeye devam ediyor ve mali desteğini BM Misyonları, vakıflar, kuruluşlar ve bireylerden alıyor.
1 of 5
Basın Duyurusu
05 Aralık 2023
İlk Gençlik İşlerinden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı yeni kurulan Birleşmiş Milletler Gençlik Ofisi'nin başına geçti
Genel Sekreter'in çığır açan "Ortak Gündemimiz" raporunda yer alan tavsiyeler doğrultusunda Üye Devletler, Genel Sekreter'in Gençlik Elçileri tarafından yürütülen on yılı aşkın bir süredir devam eden çalışmaların üzerine inşa edilen ve BM'nin gençlerle ve gençler için yürüttüğü çalışmaların yeniden canlandırılması ve genişletilmesi için çok önemli bir atılım anlamına gelen, BM Sekreteryası bünyesinde gençlik işlerinden sorumlu özel bir birim olarak BM Gençlik Ofisi'nin kurulmasını oybirliğiyle kabul etti.
On yıllar boyunca BM, gençlerin haklarını ve fırsatlarını ilerletme konusunda önemli adımlar attı. Gençlerin güçlendirilmesi sadece bir eşitlik meselesi değil; muazzam bir sosyal ve ekonomik potansiyele sahip. Gençlerin güçlendirilmesi canlı toplumlar yaratır, yenilikçiliği teşvik eder ve ilerlemeyi hızlandırır.
Ancak, gençleri etkileyen eşitsizlikler dünyanın her köşesinde varlığını sürdürüyor. Gençler eğitim, istihdam ve sağlık hizmetlerine sınırlı erişim gibi zorluklarla karşılaşıyor ve karar alma süreçlerinde sesleri genellikle duyulmuyor.
BM Genel Sekreteri António Guterres konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada "İki Gençlik Elçisi tarafından yaklaşık on yıldır sürdürülen önemli çalışmaların üzerine inşa ederek, gençler için ve gençlerle birlikte daha güçlü savunuculuk, koordinasyon ve hesap verebilirlik çabalarını ilerletmek üzere BM Sekretaryası bünyesinde bir Birleşmiş Milletler Gençlik Ofisi kuruyoruz” dedi.
BM Gençlik Ofisi'nin kurulması, gençlerin karşı karşıya olduğu zorlukları ve fırsatları ele almaya odaklanarak, BM'nin gençlerle ve gençler için angajmanının yeniden canlandırılması ve genişletilmesi için çok önemli bir atılıma işaret ediyor.
BM Gençlik Ofisi, BM'nin sistem çapında gençlik stratejisi olan Gençlik 2030'un rehberliğinde, gençlik meselelerinde işbirliğini, koordinasyonu ve hesap verebilirliği artırma çabalarına öncülük edecek ve Birleşmiş Milletler'in tüm çeşitlilikleriyle gençlerle etkili ve kapsayıcı bir şekilde çalışmasını sağlayacak.
BM Gençlik Ofisi'nin misyonu, çok paydaşlı nesiller arası dayanışmanın teşvik edilmesi yoluyla, sürdürülebilir kalkınma, insan hakları ve barış ve güvenlik de dahil olmak üzere BM'nin tüm çalışma alanlarında anlamlı, kapsayıcı ve etkili gençlik katılımını güçlendirmeye odaklanıyor.
28 Ekim 2023 tarihinde Genel Sekreter, Dr. Felipe Paullier'i Gençlik İşlerinden sorumlu ilk Genel Sekreter Yardımcısı olarak atadı. Dr. Paullier bugün resmen görevine başlayarak BM tarihinde üst düzey görevlere atanan en genç isim oldu.
Gençlik İşlerinden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Dr. Felipe Paullier, "BM Gençlik Ofisi'nin kurulmasıyla birlikte BM sistemi için yeni bir dönemin başlangıcına işaret ediyoruz" dedi. "Görevimi devralırken dünyanın dört bir köşesinden gençlerle hem sanal ortamda hem de kendi toplumlarında bir araya gelmeye başlamak için sabırsızlanıyorum. Önümüzdeki aylarda gençlerin deneyimlerinden faydalanmak, yeni Gençlik Ofisi için hiçbir gencin geride kalmamasını sağlayacak bir eylem planı oluşturmamda bana yardımcı olacak” dedi.
Dr. Paullier 2020 yılından bu yana Uruguay Ulusal Gençlik Enstitüsü Genel Müdürü olarak görev yapıyordu. Daha içersinde ise, Montevideo CH yargı bölgesi Belediyesinde Başkan Yardımcılığı (2015-2020) ve Montevideo Departman Yasama Mahkemesinde Yedek Danışman (2010-2015) dahil olmak üzere çeşitli siyasi idareci pozisyonlarında görev yaptı. Dr. Paullier, Pediatri alanında uzmanlaşmış bir Tıp Doktorudur.
BM Gençlik Ofisi Hakkında
Her yerde gençlerin yılmaz bir savunucusu ve destekçisi olan BM Gençlik Ofisi, tüm gençlerin kendilerini en çok etkileyen kararlara anlamlı bir şekilde dahil olduğu bir dünya hayal ediyor. Birleşmiş Milletler'in tüm çeşitliliğiyle gençlerle ve gençler için çalışma yöntemlerini uyumlu hale getirerek, gençlik meselelerinde sistem çapında işbirliği, koordinasyon ve hesap verebilirliğe öncülük ediyor. Çok paydaşlı nesiller arası dayanışmayı teşvik ederek, çalışmalarını sürdürülebilir kalkınma, insan hakları ve barış ve güvenlik alanlarında anlamlı, kapsayıcı ve etkili gençlik katılımını güçlendirmeye odaklanıyor. Daha fazla bilgi için sosyal medyada @UNYouthAffairs hesabını takip edebilirsiniz.
Basın mensupları daha fazla bilgi için Matthew Hunter ile irtibata geçebilir
e-posta: matthew.hunter@un.org
Tel: +1 (631) 829-4275
1 of 5
En son kaynaklar
1 / 8
1 / 8