BM Genel Sekreteri küresel finansal mimaride 'toptan reform' çağrısında bulundu
Genel Kurul'da üst düzey oturumda konuşan Genel Sekreter Guterres, borcun gelişmekte olan ekonomiler üzerindeki yıkıcı etkisi olduğunu vurguladı
Genel Sekreter ve Genel Kurul Başkanı Pazartesi günü, özellikle gelişmekte olan dünyada yaşayan milyarlarca insan adına borçların hafifletilmesine nasıl yaklaşılacağı başta olmak üzere, küresel finans sisteminde acil reform yapılması çağrısında bulundu.
Genel Kurul'un borç sürdürülebilirliği konulu üst düzey oturumda konuşan Genel Sekreter António Guterres, borcun gelişmekte olan ekonomiler üzerindeki felç edici etkisini özetledi.
"Uluslararası finans mimarisinin başarısızlığının hiçbir örneği, borcun ele alınışından daha bariz değildir. Son dört yıl bir borç felaketinden başka bir şey değildi" dedi.
Dış borca ödeme yükünün birçok ülkeye kendi halkına yatırım yapmak için çok az şey bıraktığını belirtti.
Şaşırtıcı rakamlar
BM rakamlarına göre, 2023 yılında küresel kamu borcu 313 trilyon dolara ulaşırken, durum özellikle gelişmekte olan ekonomiler için endişe vericidir.
Gelişmekte olan 25 ülkede vergi gelirlerinin beşte birinden fazlası dış borçların ödenmesine giderken, aşırı yüksek borçlanma maliyetleri, toplamda yaklaşık 3,3 milyar insanın yaşadığı ülkelerin (küresel nüfusun yaklaşık yüzde 40'ı) sağlık veya eğitim girişimlerinden daha fazlasını faiz ödemelerine harcamasına neden oldu.
Guterres, ”Gelişmekte olan ülkeler bir güvenlik ağı yerine, ihtiyaçlarını karşılamayan, modası geçmiş, işlevsiz ve adaletsiz bir sistemle karşı karşıyalar" diye ekledi.
Genel Kurul Başkanı tarafından yönetilen borç sürdürülebilirliği ve herkes için sosyoekonomik eşitlik konulu oturum, BM’in ilk Sürdürülebilirlik Haftasının bir parçası olarak ilk üst düzey etkinlik oldu.
Diğer önemli konular arasında sürdürülebilir ulaşım, turizm ve enerji üzerine özel oturumlar yer alıyor.
Kötüleşen eşitsizlikler
Genel Kurul'a hitap eden 78. Dönem Başkanı Dennis Francis de zengin ve yoksul ülkeler arasındaki eşitsizliğin giderek derinleştiğini vurguladı.
Dünya nüfusunun yüzde 10'unun küresel servetin yüzde 76'sına sahip olduğuna dikkat çeken Francis, "2030 yılına kadar tahminen 600 milyon insan yoksul kalmaya devam edecek, bu da Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) doğru ilerlemenin son derece yavakladığını gösterdiğini söyledi.
Dünya 2030 yılına kadar ilk trilyonerini görme yolunda ilerlerken, yoksulluğun ortadan kaldırılması 229 yıl daha sürecek.
"Zengin Kuzey ile Gelişmekte Olan Güney arasındaki uçurumun giderek büyüdüğü ve bu bölgelerde yaşayan insanların yaşam şanslarını giderek daha fazla sınırladığı açıktır" diyen Francis bu eşitsizliklerin gençler, kadınlar, engelliler ve kırsal alanda yaşayanlar üzerindeki etkilerini özetledi.
Francis, ”Bu durumu düzeltmek için hiçbir şey yapılmazsa, kelimenin tam anlamıyla geride bırakılacaklar, kalkınmanın meyvelerinden yararlanamayacaklar ve görmezden gelinecekler. Açıktır ki bu ne kabul edilebilir ne de sürdürülebilir bir durumdur" uyarısında bulundu.
Can simidi ihtiyacı
Genel Sekreter Guterres, gelişmekte olan ülkelerin kendilerini "borç batağından" çıkarabilmeleri için bir can simidine ihtiyaç duyulduğunun altını çizdi.
Geçtiğimiz Şubat ayında önerdiği SKA Teşvik programının artık "hayata geçirilmesi" gerektiğini söyledi.
Teşvik, 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Gündemini karşılamak için dünyanın en gelişmiş ülkelerinden yıllık 500 milyar dolar ekstra finansman sağlamayı amaçlıyor.
"Başta Çok Taraflı Kalkınma Bankaları aracılığıyla olmak üzere uygun maliyetli, uzun vadeli finansmanı önemli ölçüde arttırmalıyız" diyen Guterres, küresel krediaçan kuruluşların savunmasız ülkeler için "borç duraklamalarını" keşfetmeye ve uluslararası finans kuruluşlarını borçlarını yeniden yapılandırmalarına yardımcı olmaya çağırdı.
Reforma ihtiyaç va
Guterres, ayrıca, küresel finansal mimarinin "toptan reforma" ihtiyaç duyduğunu, özellikle de borca yaklaşımlarının bu reformu gerektirdiğini söyledi.
Buna borç şeffaflığının arttırılması, yerel para birimlerinde kredilerin arttırılması ve yeni borçlanma araçlarının geliştirilmesi de dahil.
Guterres, ”Her şeyden önce, gelişmekte olan ülkelerin sistem genelinde ve alınan her kararda temsilini arttırmalıyız. Masada bir koltuğa ihtiyaçları var. Masada bir koltuğu hak ediyorlar," dedi.