Dünya Barış Günü, Barış Çanı Çalma Töreni 2024
Dr. Babatunde Ahonsi, BM Türkiye Mukim Koordinatörü’nün Konuşması
Dünya Barış Günü Barış Çanı Çalma Töreni
Botanik Park, Ankara, Türkiye –23 Eylül 2024
Bugün, barışı tesis etme yönünde evrensel arayışa olan bağlılığımızı tüm dünya ile birlikte bir kez daha teyit etmek üzere Dünya Barış Gününü kutlamak için toplandık. “Barış Kültürünün Oluşturulması” başlıklı bu yılın teması, bize barışın sadece çatışma olmaması anlamına gelmediğini, ama diyalog, anlayış ve işbirliğinde aktif katılımın gerekli olduğunu hatırlatıyor.
Bugün Barış Çanını çalarken, aynı zamanda bir dönüm noktasını, yani “Barış Kültürü Bildirgesi ve Eylem Programı”nın BM Genel Kurulunca kabul edilmesinin 25. Yıldönümünü kutluyoruz. 1999’da hazırlanan bu Bildirge, barışı sağlamak için karşılıklı saygı, şiddetsizlik ve işbirliğini teşvik eden olumlu ve katılımcı bir sürecin gerekli olduğunu kabul etmiştir.
Şu an Barış Çanının yanında dururken, herkesi eşitlik, barış ve adaletin hüküm sürdüğü bir kültürü oluşturmaya çağıran BM Genel Sekreteri António Guterres’in şu sözlerine kulak verip değerlendirelim: “Barış kültürü oluşturmak, bölünmüşlük, güçsüzlendirme ve çaresizliğin yerine herkes için adalet, eşitlik ve umut getirilmesi demektir”.
Barışın temel yapısını zorlayan küresel çatışmaların, derinleşen ayrımların ve krizlerin giderek arttığı bir zamanda yaşıyoruz. Ukrayna ve Gazze’den, Sudan, Myanmar ve Haiti’ye kadar dünyanın pek çok diğer yerinde şiddet ve huzursuzluk yayılıyor ve insanlar dünyanın her yerinde çaresizce bir umut ışığı arayışındalar.
Yine de, bu belirsizlik içinde iken bile, barışın – yani diyaloğun, toleransın ve anlayışın gücünü hatırlıyoruz. Barış Çanının çalınması sadece bir eylem çağrısını simgelemiyor ama aynı zamanda en karanlık zamanlarda bile var olabilen bir umut mesajını temsil ediyor.
Aynı zamanda tarihte bu anın önemini de hatırlıyoruz. Dünya liderleri, günümüzün en acil sorunlarını ele almak üzere New York’ta düzenlenen Gelecek Zirvesinde dün ve bugün bir araya geldi. Bu kapsamda, bir yandan Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına bağlılığımız teyit edilirken, bir yandan da insan haklarının korunması, iklim değişikliği, güvenliğin sağlanması ve yapay zekanın kötü kullanımının denetimi gibi konular ele alınıyor.
Bugun karşı karşıya olduğunuz bu zorluklar sözden daha fazlasını, küresel düzeyde eyleme geçilmesini gerektirmektedir. Genel Sekreterin vurguladığı üzere, “uluslararası kuruluşlar müdahale etmek için daha iyi bir konuma getirilmelidir.”
Bugün Ankara’da Barış Çanını çalarken, barış için yapılan küresel çağrıya kendi sesimizle katılıyoruz. Barışın insanların yüreğinde ve aklında başladığını kendimize hatırlatmak için barış çanını çalıyoruz. Bu taahhüdü, toplumumuza, uluslarımıza ve dünyamıza karşı her gün tekrar yenilememiz gerekiyor.
İleriye gittikçe, Gelecek Zirvesinde ve ötesinde, şunu hatırlamamız gerek: barış sadece bir emel değildir; barış, bir sorumluluktur. Ve bugün, Barış Çanının çalınması ile, bu sorumluluğu yerine getirmeye yönelik ortak taahhüdümüzü teyit ediyoruz.
Sözlerimi, Mustafa Kemal Atatürk’ün hiç eskimeyen bir mesajı ile bitirmek istiyorum: “Yurtta sulh, cihanda sulh”.
Teşekkür ederim.