Birleşmiş Milletler Türkiye, 6 Şubat depremlerinin yıldönümünde Türkiye ile dayanışma içinde olma kararlılığını göstermek üzere Hatay'ı ziyaret etti
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Ahonsi: "Uluslararası toplumun depreme müdahaleyi desteklemek üzere taahhüt edilen fonları tam olarak sağlamasına ihtiyacımız var"
Birleşmiş Milletler Türkiye Mukim Koordinatörü Babatunde Ahonsi: "Uluslararası toplumun depreme müdahaleyi desteklemek üzere taahhüt edilen fonları tam olarak sağlamasına ihtiyacımız var. Bu, daha iyisini inşa etmek ve kimseyi geride bırakmamak için elzemdir."
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Dr. Babatunde Ahonsi ile IOM, UNDP, UNFPA, UNHCR ve UNICEF temsilcilerinden oluşan bir Birleşmiş Milletler heyeti, 6 Şubat depremlerinin yıldönümü kapsamında, 26 Ocak'ta, Hatay'ı ziyaret etti.
"Bugün Hatay'dayız. Burası depremlerin en çok zarar verdiği illerden biri. Aradan bir yıl geçti ama depremlerin yol açtığı acılar hala hissediliyor. Hatay en fazla can kaybının yaşandığı illerden biri. Biz de Hatay'da BM ailemizin beş üyesini kaybettik" dedi.
Heyet ayrıca Hatay Vali Yardımcısı Doğukan Mızrak ile de bir araya geldi. Görüşmede Ahonsi, halkın güçlendirilmesi ve hiç kimsenin geride bırakılmaması için yerel idareler ve belediyelerle birlikte çalışmaya verdikleri önemi vurguladı.
Saha ziyaretleri
Ziyaret, Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM), yardımların etkilenen topluluklara hızlı bir şekilde ulaştırılması için kritik öneme sahip olan deposunda başladı. IOM Türkiye Bölge Sorumlusu Lance Bonneau, "Neyse ki depomuz önemli ölçüde hasar görmedi. Depomuz, olayların hemen ardından ekibimiz için bir sığınak görevi gördü ve IOM'nin en başından itibaren faaliyetlerine devam etmesine olanak tanıdı" dedi.
Bonneau, "Depo nihayetinde 1,4 milyondan fazla insana temel ihtiyaç maddelerini ulaştırmamıza yardımcı oldu ve bölgede kapsamlı kurtarma desteği sağlamak için bir merkez görevi üstlendi," dedi.
Heyet ayrıca Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) proje sahasını da ziyaret etti. Şubat ayında yaşanan yıkıcı depremlerin ardından UNFPA ilk günden itibaren sahada. UNFPA, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile güçlü ortaklığı ve çok sayıda donör ve ortağının desteği ile, en kırılgan durumdaki depremzedelere hayat kurtaran cinsel sağlık ve üreme sağlığı (CSÜS) ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet (TCDŞ) alanlarında, hali hazırdaki 11 sabit ve 11 mobil hizmet birimi ile bilgi ve hizmetler sağlıyor.
BM Türkiye Mukim Koordinatörü Babatunde Ahonsi, UNFPA Türkiye Temsilcisi Mariam Khan ile birlikte, depremden en çok etkilenen illerden Hatay'da, UNFPA’in DDD (Dünya Doktorları) iş birliği ile yürüttüğü mobil hizmet birimlerinden birini ziyaret etti. UNFPA, DDD ile bir sabit iki mobil birim ile, hem ev sahibi topluluklardan hem de mültecilerden binlerce kadın ve kız çocuğuna, CSÜS ve TCDŞ hizmetleri ve danışmanlığı ve farkındalık artırma çalışmaları sağlarken, anne-bebek ve kadın hijyen kitleri de dağıtıyor.
Ahonsi ve BM ekibi, Narlıca’da düzensiz bir çadır alanında hizmet veren UNFPA mobil hizmet birimini ziyaretlerinde, depreme müdahale faaliyetlerini gözlemledi, yararlanıcılarla konuştu ve ihtiyaçlarını dinledi. Ayrıca hizmet sağlayıcılardan sunulan hizmetlerin nasıl iyileştirilebileceği konusunda bilgi aldı. UNFPA Türkiye Temsilcisi Mariam Khan, UNFPA'nın depremden etkilenen bölgede, başta kadınlar ve kız çocukları olmak üzere en kırılgan grupların haklarını ve fırsatlarını geliştirmek için çalışmaya devam edeceklerini belirtti.
Heyet ayrıca, BM Mülteci Örgütü (UNHCR) ortağı Hayata Destek (STL) tarafından yönetilen UNHCR destekli toplum merkezini ziyaret ederek depremden etkilenen mülteciler ve ev sahibi topluluk üyelerinin katılımıyla dayanıklılık mekanizmaları üzerine bir psikososyal destek grup oturumunu gözlemledi. Katılımcılar, kişisel hikayelerini ve dayanıklılık inşa etmek için kullandıkları mekanizmaları ve psikososyal destek faaliyetlerinin deprem sonrası üzerlerinde yarattığı olumlu etkiyi paylaşma fırsatı buldu.
UNHCR Türkiye Temsilcisi Angela Li Rosi, depremlerin olumsuz psikolojik etkilerini hafifletmek için psikososyal desteğin önemini vurgulayarak şunları söyledi: "Bulgularımız hem mülteciler hem de ev sahibi topluluk üyeleri arasında kaygı ve stres düzeyinin arttığını gösteriyor. Bu herkesi etkileyen bir doğal afet. Ancak, Türkiye'ye sığınmadan önce yerinden edilmeyle karşı karşıya kalan insanlar, depremler sonucu ilave bir kayıp daha yaşadı. UNHCR, mülteciler de dâhil olmak üzere herkes için koşulların iyileştirilmesi ve saygınlığın korunmasına yönelik ulusal çabaları destekleme kararlılığını sürdürüyor".
BM heyeti, depremin ardından UNICEF destekli çalışmaları gözlemlemek üzere Haraparası Konteyner Kampında bulunan Birlikte Merkezini ziyaret etti. Depremden etkilenen bölgelerde, çocuklar, ergenler ve aileleri için on ilde 47 merkez kuruldu. Bu merkezler psikososyal destek, eğitim telafi sınıfları, ev ödevi yardımı ve koruma hizmetleri sağlıyor. Bu çalışmalar bugüne kadar 639 binden fazla çocuk ve onlara bakım sağlayanlara ulaştı. UNICEF, depremden etkilenen bölgelerdeki eğitim, çocuk koruma, su-sanitasyon-hijyen ve bağışıklama ihtiyaçlarını desteklemek için Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'nin yanı sıra STK'lar ve özel sektörle iş birliğini sürdürüyor. Bu ortak çabalar ve iş birliği, 2,4 milyonu çocuk olmak üzere 5,3 milyon kişiye yardım sağlamış bulunuyor.
Ziyarete eşlik eden BM Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) Türkiye Gaziantep Saha Ofisi Şefi Filippo Mazzarelli, "UNICEF Türkiye, trajik depremlerden bu yana acil insani yardım sağlamak üzere sahada. Kalıcı olma ve hizmetleri yerine getirme görevimiz doğrultusunda, çocuklara ve ailelere temel hizmetlerin sağlanmasını desteklemeye ve eğitim, sağlık ve sosyal koruma dahil olmak üzere sistemlerin yeniden inşasına yardımcı olmaya devam ediyoruz. UNICEF, BM sisteminin bir parçası olarak ve kalkınma ortaklarıyla birlikte, tüm çocukları ve ailelerini bu trajediden kurtulmaları için destekleyebileceğimize inanıyor" dedi.
Ziyaret, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından Hatay'da açılan Engelsiz Toplum Merkezi'nde sona erdi. Birleşik Krallık'ın sağladığı fonla inşa edilen ve donatılan prefabrik yapı, engelliler ve yaşlılar için temel sosyal bakım hizmetlerini sağlıyor. BM yetkilileri ayrıca afette yıkılan işyerlerini yeniden açmak üzere UNDP'den "hibe" alan kadın girişimcilerle de bir araya geldi. Kuaför Gülcan Mengüllüoğlu, arıcı Güler Balcı ve butik sahibi Ceylan Arcak hikayelerini paylaştı. UNDP, depremden etkilenen 11 ilin tamamında toplam 4,616 küçük işletmeyi destekledi. Hibe alanların yüzde 42'sini kadınlar oluşturuyor. Toplam 10 milyon ABD Doları değerindeki hibe programı İsveç tarafından finanse edildi.
UNDP Mukim Temsilcisi Yardımcısı Miodrag Dragisic, "Geçtiğimiz 12 ay boyunca UNDP, kırılgan gruplara yönelik bakım hizmetlerinin yeniden sağlanmasına, belediyelere atık ve deprem enkazının yönetiminde yardımcı olmaya, yıkıma uğramış topluluklarda geçim kaynaklarının yeniden tesis edilmesine ve ticari faaliyetlerin canlandırılmasına yardımcı olmaya ve bölgenin paha biçilmez kültürel mirasını korumaya odaklanarak sosyal ve ekonomik iyileşme çabalarına öncülük etti" dedi.
Dragisic, "Felaketin üzerinden bir yıl geçmesine rağmen ihtiyaçlar hâlâ çok büyük; bu nedenle uluslararası toplumu, geçim kaynaklarını yeniden canlandırmamızı ve toplulukları yeniden inşa etmemizi sağlayan cömertliği sürdürmeye çağırıyoruz," dedi.