Sivil toplum kuruluşları, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunmak için Cenevre’de düzenlenen CEDAW Komite toplantısındaydı
2002'de kurulan Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu; kadın haklarının korunması, iyileştirmesi ve savunuculuk faaliyetlerinin yürütülmesi için çalışıyor.
Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Sözleşmesi (CEDAW) toplantılarına, sözleşmenin yürürlüğe girmesinden bu yana katılan Kurul, CEDAW’ın Türkiye’de uygulanmasında karşılaşılan zorlukları dile getiriyor.
Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulunu temsilen altı aktivist, 14-15 Haziran 2022 tarihlerinde Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesinin (CEDAW) 82’nci oturumu için Cenevre’deydi. Kurul, CEDAW oturumuna katılarak, Türkiye’de kadınlara ve kız çocuklarına yönelik ayrımcılıkla mücadele eden sivil toplumun sesini de duyurma fırsatı buldu.
“Kadın haklarının anayasası” olarak bilinen CEDAW, 1979 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edildi. CEDAW, kadınlara ve kız çocuklarına karşı her türlü ayrımcılığı ortadan kaldırmaya ve hayatın tüm alanlarında onların haklarını güvence altına almaya odaklanır. Türkiye, 1985 yılında sözleşmeyi onaylamıştır.
Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu, kadın haklarının korunması için bölgesel ve ulusal düzeyde faaliyet gösteren ve toplumsal cinsiyet eşitliğini odağına alan bağımsız uzmanlardan oluşuyor. Kurul, hazırladığı kapsamlı ‘gölge raporlar’ ile CEDAW’ın uygulanmasına katkı sağlamayı amaçlıyor. ‘Gölge raporlar’ hükümetler tarafından sunulan raporlara ek olarak sivil toplum kuruluşları (STK) tarafından hazırlanıyor. Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulunun sekreteryasını 20 yıldır Türk Kadınlar Birliği yürütüyor.
Türk Kadınlar Birliği üyesi ve Hukuki Danışman Huriye Karabacak Danacı, CEDAW’ın kadın hakları açısından önemini şöyle açıklıyor: “CEDAW, dünyanın dört bir yanından, alanında uzmanlaşmış ve bağımsız kadın hakları uzmanlarından oluşan Kadınlara Karşı Ayrımcılığın Ortadan Kaldırılması Komitesi tarafından inceleniyor. Bu komite, dört yılda bir dönemsel ülke raporlarını inceleyerek ‘nihai gözlemler’ olarak bilinen doküman ile, ilgili ülkede tespit edilen sorunları derliyor ve iyileştirme önerileri sunuyor."
Kadın Dayanışma Vakfı üyesi Ebru Çakır Hanbay, CEDAW hazırlık ve değerlendirme sürecini şöyle anlatıyor: “Öncelikle devletler tarafından dönemsel ülke raporu hazırlanıyor. Raporun Komite ile paylaşılmasından sonra, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları olarak ‘gölge raporlar’ hazırlıyoruz. Bu rapor, sözleşmenin uygulanmasıyla ilgili konuları tarafsız olarak yansıtıyor. Raporların iletilmesinden sonra, CEDAW Komitesi nihai gözlem dokümanı hazırlıyor.”
Türk Kadınlar Birliği üyesi ve Proje Koordinatörü Zeynep Göknil Şanal, gölge raporunun ayrıntılarını paylaşıyor: “Kadın hakları alanında çalışan ve kadınların liderlik ettiği birçok STK’nın bir araya gelmesiyle hazırlanan gölge raporlar, Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadınların güçlenmesine yönelik savunuculuk faaliyetlerinde önemli bir etkiye sahip. 2002 yılında kuruluşumuzdan günümüze CEDAW Komitesinin dikkatine sunmak üzere gölge raporlar hazırlıyoruz.”
Türk Kadınlar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Ayşe Gamze Tokman ise Kurulun CEDAW toplantılarındaki sorumluluklarını şöyle anlatıyor: “STK temsilcileri olarak bizler CEDAW’ın uygulanmasına yönelik lobicilik ve savunuculuk faaliyetlerini yürütüyoruz. Komite üyeleriyle görüşüyor, sözleşmenin uygulanmasına yönelik son dört yıllık gözlem ve izlenimlerimizi paylaşıyoruz.”
Türk Kadınlar Birliği gönüllüsü Yıldız Lamia Tokman, toplantılarda STK'ların savunuculuk faaliyetleriyle ilgili bilgi veriyor: “Komite üyeleriyle ikili görüşmelerimiz oldu. Komitenin ülkenin mevcut durumuyla ilgili daha geniş bir bakış açısı edinmesi için sivil toplum olarak gözlemlerimizi paylaşmamız önem taşıyor.”
Komitenin gölge raporda da yer alan birçok noktaya değindiğinin altını çizen Türk Kadınlar Birliği Yönetim Kurulu üyesi Demet Erdemir, CEDAW toplantılarına katılımlarının yıllar içerisinde yarattığı etkiyi şöyle değerlendiriyor: “Komitenin, oturum sırasında sorduğu sorularda ve nihai gözlem dokümanı hazırlığında gölge raporumuzu dikkate aldığını görüyoruz. Bu kadar kritik öneme sahip olan dokümanlarda sivil toplumun etkisini görmek, bir araya geldiğimizde neler başarabildiğimizin bir göstergesi.”
CEDAW oturumlarına bu yıl dördüncü kez katılım sağlayan Türkiye CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulunun altı üyesi, gelecek dönemlerde STK’ların etkin rolünün devam etmesi ve bilgi aktarımını sağlamak için genç üyelerin de toplantılara katılımını önemli buluyor.
UN Women Türkiye Ülke Direktör Yardımcısı Zeliha Ünaldı ise konuyla ilgili yaptığı açıklamada şunları söylüyor: “Şiddet, yoksulluk, yasal koruma mekanizmalarının eksikliği gibi birçok konuda yaşanan ayrımcılıklara karşı CEDAW bir çerçeve sunması açısından büyük önem taşıyor. Bu anlamda CEDAW Sivil Toplum Yürütme Kurulu, STK’ları bir araya getirerek ve eşit bir geleceğin inşası için gelecek nesillere bilgi ve deneyimlerini aktararak, Türkiye’de kadın haklarının korunması, geliştirilmesi ve savunuculuk faaliyetlerinin yürütülmesine devam etmeyi amaçlıyor.”
Türkiye’nin 8’inci Dönemsel Ülke Raporunun sunulduğu CEDAW toplantısına Kurulun katılımı, Avrupa Birliği’nin mali desteğiyle UN Women Türkiye tarafından uygulanan “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği için Güçlü Sivil Alan” projesi kapsamında desteklendi.