BM Genel Sekreteri Guterres: Yenilenebilir enerji dünyayı iklim krizinden kurtarabilir
Genel Sekreter iklim krizinin önlenmesi için küresel seviyede atılması gereken adımları açıkladı.
Dünya Meteoroloji Örgütü'nün (WMO) son raporuna göre, sera etkisi yapan gazların konsantrasyonu, deniz seviyesinin yükselmesi, okyanusların ısınması ve asitlenmesi 2021 yılında rekor kırdı.
Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, İklimin Durumu raporu konusunda yayınladığı mesajında, iklim krizinin önlenmesi için küresel seviyede atılması gereken adımları açıkladı.
Guterres, raporun insanlığın iklim bozulmasıyla mücadeledeki iç karartıcı başarısızlığını bir kez daha ortaya koyduğunu, tek kurtuluş yolunun enerji sistemini yenilenebilir teknolojilere dönüştürmek olduğunu söyledi.
“Deniz seviyesinin yükselmesi, okyanusların ısınması, sera gazı konsantrasyonları ve okyanusların asitlenmesi konularında 2021’de endişe verici yeni rekorlar kırıldı. Küresel ortalama deniz seviyesi, önceki döneme oranla iki katından fazla arttı. Bunun ana nedeni de buzulların erimesinin hızlanması” diyen Guterres, okyanusların ısınmasının da son yirmi yılda özellikle güçlü bir artış gösterdiğini ve ısınmanın giderek okyanusların derinliklerine de ulaştığını belirtti.
Guterres, çözüm için önerilerini sıraladı.
Guterres, “Küresel enerji sistemi bozuldu ve bizi iklim felaketine daha da yaklaştırıyor. Fosil yakıtlar hem çevre hem de ekonomik açıdan çıkmaz sokak. Ukrayna'daki savaş ve bunun enerji fiyatları üzerindeki ani etkileri bir diğer uyarıdır” dedi.
“Tek sürdürülebilir gelecek yenilenebilir enerjidedir”.
Guterres, “Tek evimizi ateşe atmadan önce fosil yakıt kirliliğine son vermeli ve yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmalıyız” çağrısı yaptı.
Zamanın hızla geçtiğini ifade eden Guterres, küresel ısınmayı 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefini canlı tutmak ve iklim krizinin en kötü etkilerini önlemek için dünyanın hemen harekete geçmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
“İyi haber şu ki önümüzde bir kurtuluş yolu var. Enerji sistemini dönüştürmek kolay ulaşılacak bir hedeftir”.
Rüzgâr ve güneş gibi yenilenebilir enerji teknolojilerinin kolaylıkla temin edilebildiğini ve çoğu durumda kömür ve diğer fosil yakıtlardan daha ucuz olduğunu belirten Guterres, “Son on yılda, rüzgâr enerjisinin maliyeti yarıdan fazla azaldı. Güneş enerjisi ve pillerin maliyeti yüzde 85 düştü. Yenilenebilir kaynaklara yatırım, fosil yakıtlara yatırımdan üç kat daha fazla istihdam yaratır. Kaybedecek vaktimiz yok” dedi.
Guterres, yenilenebilir enerjiye geçişi hızlı bir şekilde başlatmak için beş kritik eylem çağrısında bulundu.
İlk olarak, enerji depolama pilleri gibi yenilenebilir enerji teknolojilerinin, temel ve serbestçe erişilebilen küresel kamu malları olarak değerlendirilmesini istedi.
Guterres, “Fikri mülkiyet hakkı kısıtlamaları da dahil olmak üzere bilgi paylaşımı ve teknoloji transferinin önündeki engellerin kaldırılması, yenilenebilir enerjiye hızlı ve adil bir geçiş için çok önemlidir” dedi.
Yenilenebilir elektriğin depolanmasının genellikle temiz enerjiye geçişin önündeki en büyük engel olarak gösterildiğini ifade eden Genel Sekreter, “Bu nedenle, enerjinin pillerde depolaması konusunda inovasyona ve dağıtımı hızlandırmak için teknoloji şirketlerini, imalatçıları ve finans kuruluşlarını bir araya getiren, hükümetler tarafından yönetilen ve yönlendirilen küresel bir koalisyona ihtiyacımız var” dedi.
İkinci olarak ise yenilenebilir enerji teknolojileri için kritik bileşenlerin ve hammaddelerin tedarik zincirinin güvence altına alınması, büyütülmesi ve çeşitlendirmesi gerektiğini söyledi.
Günümüzün yenilenebilir enerji teknolojisi ve hammadde tedarik zincirlerinin bir avuç ülkede yoğunlaştığını belirten Guterres, yenilenebilir enerji çağının, bu büyük uçurumu kapatana kadar gelişemeyeceğini ifade etti.
Bunun için uyumlu bir uluslararası koordinasyon gerektiğini sözlerine ekleyen Guterres, hükümetlerin beceri eğitimine, araştırma ve inovasyona ve tedarik zincirleri oluşturmak için teşviklere yatırım yapmalarının gerektiğini sözlerine ekledi.
Üçüncü olarak, hükümetlerin yenilebilir teknolojilere eşit fırsat tanıyacak sistemler geliştirmesini ve bürokrasileri reformdan geçirmesini istedi.
“Birçok ülkede, bu sistemler hala ölümcül fosil yakıtları destekliyor. Gigavatlık yenilenebilir enerji projelerinin bürokrasi, izinler ve şebeke bağlantıları tarafından engellendiği darboğazları aşmalıyız” diyen Genel Sekreter, hükümetleri güneş ve rüzgâr projelerinin onaylarını hızlandırmaya ve düzenlemeye, şebekeleri yenilemeye ayrıca, yatırımcılara, geliştiricilere, tüketicilere ve üreticilere 1,5 derece hedefine uyumlu yenilenebilir enerji uygulamalarının hayata geçirileceği konusunda güven vermeye çağırdı.
Dördüncü olarak, hükümetlerin yoksulları ve en savunmasız insanları ve toplulukları korumak için sübvansiyonları fosil yakıtlardan başka yöne çevirmelerini istedi.
Guterres, “Her günün her dakikasında kömür, petrol ve gaza kabaca 11 milyon dolar sübvansiyon sağlanıyor. Her yıl, dünyanın dört bir yanındaki hükümetler, fosil yakıtların fiyatını yapay olarak düşürmek için yaklaşık yarım trilyon dolar akıtıyor. Bu yenilenebilir kaynaklara sağlananın üç katından fazla” dedi.
İnsanlar pompadaki yüksek fiyatlardan şikayetçiyken, petrol ve gaz endüstrisinin çarpık bir pazardan milyarlarca dolar kazandığını belirten Guterres, “Bu skandal mutlaka sonlanmalı” dedi.
Beşinci olarak, yenilenebilir enerjiye yapılan özel ve kamu yatırımlarının yılda üç katına çıkarılarak en az 4 trilyon dolara ulaşması gerektiğini belirtti.
Güneş ve rüzgâr enerjisi için yapılan yatırımların, ömür boyu maliyetlerinin yüzde 80'ini oluşturduğunu belirten Guterres, “Bu da bugün yapılan büyük yatırımların önümüzdeki yıllarda büyük kazançlar elde edeceği anlamına geliyor” dedi.
Guterres, ancak bazı gelişmekte olan ülkelerin, gelişmiş ülkelerden yedi kat daha fazla finansman maliyeti ödediğini belirtti.
Mevcut fon açıklarını kapatacak ve özel aktörlerin elindeki trilyonların kullanılmasını sağlayacak karma finansmana ihtiyaç duyulduğunu söyleyen Guterres, böylece yenilenebilir enerjinin finansmanın daha esnek hale geleceğini belirtti.
Guterres, “Çok taraflı kalkınma bankaları ve kalkınma finansmanı kuruluşlarının yönetim ve hissedarları sorumluluk almalı ve hesap verebilir olmalıdır” dedi.
Guterres, özel şirketler de dahil olmak üzere, söz konusu kesimi en geç 2024 yılına kadar tüm kredi portföylerini Paris Anlaşması ile tam olarak uyumlu hale getirmeye ve tüm yüksek emisyonlu yüksek kirliliğe neden olan finansmana son vermeye çağırdı.
Yenilenebilir enerjiye geçişi hızlandırmak için bilançoların yaratıcı bir şekilde kullanılması gerektiğini ifade eden Guterres, bunun da yenilenebilir enerji altyapısını finanse etmek için hedefler belirlemek anlamına geldiğini söyledi.
Ticari bankaların ve küresel finans sisteminin tüm unsurlarının, fosil yakıtların kullanımını aşamalı olarak sonlandırırken, yenilenebilir enerji yatırımlarını çarpıcı biçimde artırması gerektiğini ifade eden Genel Sekreter yenilenebilir kaynakların, gerçek enerji güvenliğine, istikrarlı enerji fiyatlarına ve sürdürülebilir istihdam fırsatlarına giden tek yol olduğunu belirtti.
“Birlikte hareket edersek, yenilenebilir enerji dönüşümü 21. yüzyılın barış projesi olabilir” diyen Guterres, bu konuda her ülke, şehir ve bireyin, her finans kurumu, şirket ve sivil toplum kuruluşunun oynayacağı bir rol olduğunu söyledi.
Ancak hepsinden önemlisinin hem kamu hem de özel sektör liderlerinin yenilenebilir enerjilerden geleceğin uzak bir projesiymiş gibi bahsetmeyi bırakmalarının zamanı geldiğini vurgulayan Guterres, “Çünkü yenilenebilir enerji olmadan, gelecek de olmaz” uyarısında bulundu.